Kaç gece boyunca sanki ayrılmamışız gibi kendimi avuttum.
Kaç karanlık sabaha vardıiçimdeki çocuk bir türlü susmadı..
Ben Büyümüşüm Sevgili!
Şimdi aynaya bakıyorum ve gördüğüm sadece yorgun bir yüreğin yansıması.
Zaman geçtikçe daha çok acıyor canım. Hepsi vakit sorunu biliyorum.
Akrep ve yelkovan kol kola yürüdükçe dinecek sızım ama yol çok mu uzun
onu tahmin edemiyorum.
Hepsi bir saçma tartışmanın sonucu ve anlamak mümkün değil. Neden
ayrıldık neden şimdi başka kollarda bu kadar yabancılık çekerek
savruluyoruz? Biz olmak için o kadar da uğraştıktan sonra
üstelik…Ayrılık! Ne hüzünlü kelime değil mi? Bu kadar sözcüğün arasında
en çok neden bu yaralar ki kalbimi? En büyük derdim sen değilsin mutlaka
ama bu sızı var ya bu sızı çok acıtıyor yüreğimi.
Sayfalar dolusu şiir yazdım. Her şarkı sözlerida seni hatırlatacak bir
cümle buldum. Sen kokuyor hala yastığım çok sinir bozucu! Ne kadar
kaçsam o kadar yakalanıyorum.
İnsan ayrılığın o yakıcı karanlığında boğulurken yıldızların
parlaklığından da güneşin cıvıldayan ışıklarından da denizin huzurundan
da tat alamıyor. Her şey hüzün rengine bürünüyor her şey griye dönüyor.
İlk başlarda dostlar arıyorlardı. Dışarı çıkartmak için uğraşıyorlardı.
Artık onlar da vazgeçti telefonum hiç çalmıyor. Kapımı zaten bir sen
açardın akşam saat sekizi vurunca şimdi her şey sessizliğe büründü.
Bazen seninle konuşuyorum acaba duyuyor musun? Elbette duyamıyorsundur
ama en azından hissediyor musun? Adını sayıkladığımı seni özlediğimi
hissediyor musun?
Elim kaç kere telefona gitti aramadım. Dayanıyorum! Ayrılığın onurunu
kurtarmak için en azından sana dair ne varsa uzak duruyorum. Sadece
anılarımıza sahip çıkıyorum. Onları korumak gerekiyor. Acaba sen de
hatıraları cebinde saklıyor musun?
“Resimleri yak!” diyorlar yakamam! Sadece sen olduğun için değil
geçmişimi yok sayamam. Bir dönemin izlerini kaybetmek hayatımın o
kısmını yaşanmamış saymakla eş değerdir. Yapamam!
Büyümüşüm! Bunu yeni yeni fark ediyorum. Ayrılmayı öğrenmişim. Zor iştir
bilir misin? İnsan nasıl ayrılacağını bilmiyorsa ayrılığa bile sahip
çıkmayı beceremiyorsa hala yaşamayı öğrenememiş demektir.
Yaşamak dediğin büyük bir macera nerede neyle karşılaşacağını
bilemezsin. Hazırlıklı olacaksın! Sevmeyi sevilmeyi öfkeyi nefreti kavga
etmeyi saygıyı dokunmayı sevişmeyi özlemeyi paylaşmayı öğreneceksin.
Bütün hepsini hakkıyla öğrenmek için bir şeyi iliklerine kadar ruhunu
sarsacak kadar ağır yaşayacaksın; "ayrılığı" ...
Kaç karanlık sabaha vardıiçimdeki çocuk bir türlü susmadı..
Ben Büyümüşüm Sevgili!
Şimdi aynaya bakıyorum ve gördüğüm sadece yorgun bir yüreğin yansıması.
Zaman geçtikçe daha çok acıyor canım. Hepsi vakit sorunu biliyorum.
Akrep ve yelkovan kol kola yürüdükçe dinecek sızım ama yol çok mu uzun
onu tahmin edemiyorum.
Hepsi bir saçma tartışmanın sonucu ve anlamak mümkün değil. Neden
ayrıldık neden şimdi başka kollarda bu kadar yabancılık çekerek
savruluyoruz? Biz olmak için o kadar da uğraştıktan sonra
üstelik…Ayrılık! Ne hüzünlü kelime değil mi? Bu kadar sözcüğün arasında
en çok neden bu yaralar ki kalbimi? En büyük derdim sen değilsin mutlaka
ama bu sızı var ya bu sızı çok acıtıyor yüreğimi.
Sayfalar dolusu şiir yazdım. Her şarkı sözlerida seni hatırlatacak bir
cümle buldum. Sen kokuyor hala yastığım çok sinir bozucu! Ne kadar
kaçsam o kadar yakalanıyorum.
İnsan ayrılığın o yakıcı karanlığında boğulurken yıldızların
parlaklığından da güneşin cıvıldayan ışıklarından da denizin huzurundan
da tat alamıyor. Her şey hüzün rengine bürünüyor her şey griye dönüyor.
İlk başlarda dostlar arıyorlardı. Dışarı çıkartmak için uğraşıyorlardı.
Artık onlar da vazgeçti telefonum hiç çalmıyor. Kapımı zaten bir sen
açardın akşam saat sekizi vurunca şimdi her şey sessizliğe büründü.
Bazen seninle konuşuyorum acaba duyuyor musun? Elbette duyamıyorsundur
ama en azından hissediyor musun? Adını sayıkladığımı seni özlediğimi
hissediyor musun?
Elim kaç kere telefona gitti aramadım. Dayanıyorum! Ayrılığın onurunu
kurtarmak için en azından sana dair ne varsa uzak duruyorum. Sadece
anılarımıza sahip çıkıyorum. Onları korumak gerekiyor. Acaba sen de
hatıraları cebinde saklıyor musun?
“Resimleri yak!” diyorlar yakamam! Sadece sen olduğun için değil
geçmişimi yok sayamam. Bir dönemin izlerini kaybetmek hayatımın o
kısmını yaşanmamış saymakla eş değerdir. Yapamam!
Büyümüşüm! Bunu yeni yeni fark ediyorum. Ayrılmayı öğrenmişim. Zor iştir
bilir misin? İnsan nasıl ayrılacağını bilmiyorsa ayrılığa bile sahip
çıkmayı beceremiyorsa hala yaşamayı öğrenememiş demektir.
Yaşamak dediğin büyük bir macera nerede neyle karşılaşacağını
bilemezsin. Hazırlıklı olacaksın! Sevmeyi sevilmeyi öfkeyi nefreti kavga
etmeyi saygıyı dokunmayı sevişmeyi özlemeyi paylaşmayı öğreneceksin.
Bütün hepsini hakkıyla öğrenmek için bir şeyi iliklerine kadar ruhunu
sarsacak kadar ağır yaşayacaksın; "ayrılığı" ...
Cuma Haz. 05, 2015 2:51 pm tarafından ATTILA1983
» TARIK YİĞİT AŞK ŞİİRİ
Cuma Haz. 05, 2015 2:32 pm tarafından ATTILA1983
» HALİM
Ptsi Mart 16, 2015 8:57 pm tarafından 28yasin28
» biraz cesaretli olsanda beni sevdiğini söylesen hiç kimseden korkmadan
Ptsi Mart 16, 2015 8:35 pm tarafından 28yasin28
» bilmiyorum
Salı Mayıs 27, 2014 6:54 pm tarafından xlxllord
» umut
Paz Ara. 01, 2013 11:32 pm tarafından iizzkk
» Gözlerimden anla
Cuma Kas. 08, 2013 1:13 am tarafından meftun
» Gözlerimdeki darağacı
Ptsi Eyl. 16, 2013 2:29 am tarafından DeadWriter
» Merhaba
Ptsi Eyl. 16, 2013 2:28 am tarafından DeadWriter
» Özledim Seni - Can Yücel
Paz Şub. 17, 2013 6:19 pm tarafından cevat köksal
» Yazım hayatımın başlangıcı
Perş. Ocak 31, 2013 3:07 pm tarafından profeN28
» Ölmez ******
Cuma Ocak 25, 2013 1:57 pm tarafından cevat köksal
» ellerimi tut
Cuma Ocak 25, 2013 1:53 pm tarafından cevat köksal
» Merhaba :)
Çarş. Ocak 23, 2013 6:53 pm tarafından Allegria
» 23 MART 2012 DUYURU
Perş. Ocak 10, 2013 1:42 pm tarafından cevat köksal
» MURADA ERMEDİM
Ptsi Ocak 07, 2013 12:33 pm tarafından cevat köksal
» DUDAKLARIN ÜRPERSEDE SÖYLESİN
Ptsi Ocak 07, 2013 12:22 pm tarafından cevat köksal
» Sevdiği kıza şiir yazdı....
Ptsi Ocak 07, 2013 12:08 pm tarafından cevat köksal
» Sevdiği kıza şiir yazdı....
Ptsi Ocak 07, 2013 11:55 am tarafından cevat köksal
» İstanbulda güzelmiş, senin kadar olmasa da
Salı Kas. 06, 2012 8:54 pm tarafından sudayisil