[b]Belki de bir
hayalin peşinden yıllarca koşabilmektir, ya da koşmayı düşünebilmektir
aşk. Üstelik yitip giden, hızla geçen zamanın sonunda o hayali hiç
gerçekleştirememe olasılığına rağmen...Günleri, geceleri bir odaya
kapanarak geçirirken, bir telefon çığlığına, bir kapı ziline ömrün
yarısını verebilmeyi düşünmektir... Ya da duyulacak bir sesle,
sevgilinin yüzündeki bir gülüşle, gözlerindeki bir ışıltıyla, ömrün
üzerine bir ömür daha ekleneceğini hissetmektir aşk...[/b]
[b] Her şey çok iyi giderken, mutluluk ormanına
her gün yeni fidanlar ekerken, insanların sana ve ona gıpta ile
baktığını düşünürken bir anda onsuz, diğer yarınsız, kalabileceğin
fikrinin seni deli etmesidir... Tam da ona hayatını bağlamışken, onsuz
yapamayacağını, onsuz nefes bile alamayacağını düşünürken, bir gün
yapayalnız kalma korkusunun bütün vücudunu titretmesidir aşk...[/b]
[b] Terk edildiğinde hayata küseceğini, suçlayacak
yüzlerce insan ya da neden bulacağını, kin tutacağını, intikam
yeminleri edeceğini bilmektir... Bir özlem şarkısının içini eriten
ezgilerinin veya seni bambaşka mekanlara sürükleyen mısraların
kulağından girip, yüreğine doğru akmasına sonra gözlerinden damla damla
dışarı taşmasına engel olamamak ve zaten engel olmaya güç bulamamaktır
aşk...[/b]
[b] Aylarca görmediğin, tenine dokunmadığın,
kokusunu doyasıya ciğerlerine çekemediğin ve hatta sesini bile
duymadığın birisine hala tüm hücrelerinle bağlı kalabilmektir,
delicesine özlemektir aşk... Tutkun yüzünden aptallıkla suçlanmayı göze
almaktır... Sana aptal diyenlere söylenecek söz bulamazken, başın öne
eğilip gözlerinden akan gözyaşlarına rağmen, yüreğinin onu seviyorum
diye haykırmasıdır aşk...[/b]
[b] Plansız, hesapsız, ölçmeden, biçmeden
kaygısızca ama her olumsuzluğu da göz önüne alarak kendini
bırakmaktır... Güçtür aşk ve zordur aşkı yaşamak. Her pisliğe,
vurdumduymazlığa, kalleşliğe, iki yüzlülüğe karşı kazanılmış bir
zaferdir. Yarını hiç düşünmeden sadece içinde bulunduğun anın hazzını
bütün benliğinde hissedebilmektir. Sayılarla harflerle belirlenmiş her
şeye meydan okuyan bir belirsizliktir... O belirsizliğin içinde
savrulurken bir sonraki günü dakikası dakikasına planlamanın ne kadar
saçma olduğunu görebilmektir aşk.[/b]
[b] Ve aslında hiçbir benzetmenin, hiçbir tarifin
aşkı tanımlayamayacağını bile bile, aşk üzerinde yazma, söz söyleme
cesareti gösterebilmek, o yazılanları, söylenenleri okuyabilmek,
dinleyebilmektir aşk...[/b]
hayalin peşinden yıllarca koşabilmektir, ya da koşmayı düşünebilmektir
aşk. Üstelik yitip giden, hızla geçen zamanın sonunda o hayali hiç
gerçekleştirememe olasılığına rağmen...Günleri, geceleri bir odaya
kapanarak geçirirken, bir telefon çığlığına, bir kapı ziline ömrün
yarısını verebilmeyi düşünmektir... Ya da duyulacak bir sesle,
sevgilinin yüzündeki bir gülüşle, gözlerindeki bir ışıltıyla, ömrün
üzerine bir ömür daha ekleneceğini hissetmektir aşk...[/b]
[b] Her şey çok iyi giderken, mutluluk ormanına
her gün yeni fidanlar ekerken, insanların sana ve ona gıpta ile
baktığını düşünürken bir anda onsuz, diğer yarınsız, kalabileceğin
fikrinin seni deli etmesidir... Tam da ona hayatını bağlamışken, onsuz
yapamayacağını, onsuz nefes bile alamayacağını düşünürken, bir gün
yapayalnız kalma korkusunun bütün vücudunu titretmesidir aşk...[/b]
[b] Terk edildiğinde hayata küseceğini, suçlayacak
yüzlerce insan ya da neden bulacağını, kin tutacağını, intikam
yeminleri edeceğini bilmektir... Bir özlem şarkısının içini eriten
ezgilerinin veya seni bambaşka mekanlara sürükleyen mısraların
kulağından girip, yüreğine doğru akmasına sonra gözlerinden damla damla
dışarı taşmasına engel olamamak ve zaten engel olmaya güç bulamamaktır
aşk...[/b]
[b] Aylarca görmediğin, tenine dokunmadığın,
kokusunu doyasıya ciğerlerine çekemediğin ve hatta sesini bile
duymadığın birisine hala tüm hücrelerinle bağlı kalabilmektir,
delicesine özlemektir aşk... Tutkun yüzünden aptallıkla suçlanmayı göze
almaktır... Sana aptal diyenlere söylenecek söz bulamazken, başın öne
eğilip gözlerinden akan gözyaşlarına rağmen, yüreğinin onu seviyorum
diye haykırmasıdır aşk...[/b]
[b] Plansız, hesapsız, ölçmeden, biçmeden
kaygısızca ama her olumsuzluğu da göz önüne alarak kendini
bırakmaktır... Güçtür aşk ve zordur aşkı yaşamak. Her pisliğe,
vurdumduymazlığa, kalleşliğe, iki yüzlülüğe karşı kazanılmış bir
zaferdir. Yarını hiç düşünmeden sadece içinde bulunduğun anın hazzını
bütün benliğinde hissedebilmektir. Sayılarla harflerle belirlenmiş her
şeye meydan okuyan bir belirsizliktir... O belirsizliğin içinde
savrulurken bir sonraki günü dakikası dakikasına planlamanın ne kadar
saçma olduğunu görebilmektir aşk.[/b]
[b] Ve aslında hiçbir benzetmenin, hiçbir tarifin
aşkı tanımlayamayacağını bile bile, aşk üzerinde yazma, söz söyleme
cesareti gösterebilmek, o yazılanları, söylenenleri okuyabilmek,
dinleyebilmektir aşk...[/b]
Cuma Haz. 05, 2015 2:51 pm tarafından ATTILA1983
» TARIK YİĞİT AŞK ŞİİRİ
Cuma Haz. 05, 2015 2:32 pm tarafından ATTILA1983
» HALİM
Ptsi Mart 16, 2015 8:57 pm tarafından 28yasin28
» biraz cesaretli olsanda beni sevdiğini söylesen hiç kimseden korkmadan
Ptsi Mart 16, 2015 8:35 pm tarafından 28yasin28
» bilmiyorum
Salı Mayıs 27, 2014 6:54 pm tarafından xlxllord
» umut
Paz Ara. 01, 2013 11:32 pm tarafından iizzkk
» Gözlerimden anla
Cuma Kas. 08, 2013 1:13 am tarafından meftun
» Gözlerimdeki darağacı
Ptsi Eyl. 16, 2013 2:29 am tarafından DeadWriter
» Merhaba
Ptsi Eyl. 16, 2013 2:28 am tarafından DeadWriter
» Özledim Seni - Can Yücel
Paz Şub. 17, 2013 6:19 pm tarafından cevat köksal
» Yazım hayatımın başlangıcı
Perş. Ocak 31, 2013 3:07 pm tarafından profeN28
» Ölmez ******
Cuma Ocak 25, 2013 1:57 pm tarafından cevat köksal
» ellerimi tut
Cuma Ocak 25, 2013 1:53 pm tarafından cevat köksal
» Merhaba :)
Çarş. Ocak 23, 2013 6:53 pm tarafından Allegria
» 23 MART 2012 DUYURU
Perş. Ocak 10, 2013 1:42 pm tarafından cevat köksal
» MURADA ERMEDİM
Ptsi Ocak 07, 2013 12:33 pm tarafından cevat köksal
» DUDAKLARIN ÜRPERSEDE SÖYLESİN
Ptsi Ocak 07, 2013 12:22 pm tarafından cevat köksal
» Sevdiği kıza şiir yazdı....
Ptsi Ocak 07, 2013 12:08 pm tarafından cevat köksal
» Sevdiği kıza şiir yazdı....
Ptsi Ocak 07, 2013 11:55 am tarafından cevat köksal
» İstanbulda güzelmiş, senin kadar olmasa da
Salı Kas. 06, 2012 8:54 pm tarafından sudayisil